Miras Avukatları
Ali Tümbaş Gaziantep Avukatlık – Danışmanlık ve Arabuluculuk Ofisi, Gaziantep’de yer almakta olup, müvekkillere miras hukuku, aile hukuku, gayrimenkul hukuku, tapu ve kadastro hukuku gibi bir çok alanda en iyi avukat hizmeti vermeyi görev edinmiştir.
Gaziantep’de faaliyet gösteren Ali Tümbaş Gaziantep Avukatlık – Danışmanlık ve Arabuluculuk Ofisi, Gaziantep miras avukatı kadrosu vasiyet ve miras sözleşmelerinin düzenlenmesi, veraset ve intikal işlemlerinin yürütülmesi, mirasın reddi, tasarrufların iptali, tereke tespiti, izale-i şüyuu, ecri misil, vakıf kurulması ve benzer diğer miras uyuşmazlık ve davalarına ilişkin avukatlık, arabuluculuk ve danışmanlık hizmetleri sunmaktadırlar.
Miras Hukukunda Miras Avukatının Rolü Nedir?
Türk hukuk sisteminde yer alan kanunlara göre miras hukuku ile ilgili çıkacak davalarda kişi kendine bir avukat tutmak zorunda değildir.
Miras davaları avukatsız da yürütülebilir. Buna rağmen, hukuk alanında yeterli bilgiye sahip olmayan kişilerin miras hukuku ile ilgili terimleri bilmemesi veya teknik açıdan yetersiz kalması davanın olumsuz sonuçlanmasına neden olabilir.
Avukat seçimi çok zor bir iş olsada miras hukuku alanında uzmanlaşmış avukatlar tercih edilmelidir. Avukatlık kariyerinde ilk kez bir miras hukuku davası almış bir avukattan üstün bir performans beklemek hata olur. Miras hukuku ile ilgili dava açmayı düşünen kimseler, alanında uzmanlaşmış bir avukat ile görüşmelidir.
Miras Avukatı Olarak Miras Hukuku Alanında Dava ve Danışmanlık Hizmetlerimiz
-Tenkis Davaları
-Mirastan Mal Kaçırma (Muris Muvazaası) Davaları
-Veraset İlamının alınması işlemleri
-Tereke Tespiti, terekenin yönetilmesi davalarının miras avukatı olarak takibi
-Mirasın reddi davaları
-Miras Ortaklığının giderilmesi davası (İzale-i Şuyu)
-Mirastan feragat sözleşmesi
-Miras sözleşmesi, vasiyetname işlemleri
-Miras şirketinin yönetimi
Gerçek kişilerin kişilikleri; ölüm, ölüm karinesi ve gaiplik hallerinde son bulmaktadır.
Ölmüş bir kimsenin mülkiyet hakkından söz edilemez.
Bu nedenle ortaya hukuken ölmüş ya da öldüğü kabul edilen kimsenin malvarlığına ne olacağı sorunu gündeme gelir. Miras hukuku, hayatını kaybeden veya haklarında ölüm karinesi ya da gaiplik kararı verilmiş olan kimselerin malvarlıklarının kimlere ve nasıl, hangi kurallar çerçevesinde intikal edeceğini düzenleyen hukuk dalıdır.
Mirasçı Kime Denir?
Miras hukuku kişinin ölümünden kaynaklı ya da gaip olması durumunda mirasının kime intikal edeceği (zümre sistemi), ne şartlarda kime intikal etmeyeceği ya da kimin ne oranda yüzdesi olduğuna dair düzenleme ile meydana gelen özel hukuk dalıdır.
Mirasbırakan vefat eden kişi olup, mirasbırakanın ölümü ile ardında bıraktığı tereke üzerinde hak sahibi kişidir mirasçı.
Mirasın Reddi Süresi Ne Kadardır?
Mirasın reddi süresi 3 ay içinde kullanılmalıdır. Sürenin başlangıcı mirasçının yasal miras mirasçı ya da atanmış mirasçı olmasına göre değişiklik gösterir. Şöyle ki, yasal mirasçılar için süre daha sonra mirasçı olduklarını daha sonra öğrendiklerini ispat etmedikleri takdirde, miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihtir.
Atanmış mirasçılar için ise sürenin başlangıç tarihi ise, miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufunun örneğin vasiyetnamenin kendilerine resmen bildirildiği tarihtir.
Miras Malları Nelerden Oluşmaktadır?
Miras Hukukunda miras mallarına tereke denilmektedir. ‘Tereke’, ölen kişinin malvarlığının, yani öldükten sonra geriye bıraktığı taşınır veya taşınmaz malları ile hak ve alacaklarının, borçlarının, yükümlülüklerinin bütünüdür. Bu bakımından tereke aktif ve pasif olarak ikiye ayrılmaktadır.
Taşınır mallar, taşınmaz mallar, ayni haklar, ayni hak dışı şahsi hak niteliğindeki haklar, doğmuş haklar ve ileride doğacak haklar terekenin aktifini oluştururken, mirasbırakanın borçları, mirasbırakanın rehinleri, ipotekleri, mirasbırakanın yükümlülükleri ve taahhütleri terekenin pasifini oluşturmaktadır.
Tarafınıza bırakılan mirası kabul veya ret etmeden önce öncelikle miras avukatından yardım almanız terekenin neleri içerdiğinin araştırılması, mirasın aile ekonominize olası zararının tespiti bakımından yol gösterici olacaktır.
Vasiyetnameyi kimler yapabilir, vasiyetname nasıl yapılır?
15 yaşını doldurmuş, akli melekeleri yerinde olan herkes vasiyetname yapabilir. Yani kendisinin ölümünden sonra kalan mallarının nasıl paylaşılmasını istediğini belirleyebilir. Ancak miras sözleşmesi yapabilmek için ergin olmak ve kısıtlı olmamak gerekir.
Mirasbırakanın yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama etkisi altında yaptığı ölüme bağlı tasarruf geçersizdir. Ancak, mirasbırakan yanıldığını veya aldatıldığını öğrendiği ya da korkutma veya zorlamanın etkisinden kurtulduğu günden başlayarak bir yıl içinde tasarruftan dönmediği takdirde tasarruf geçerli sayılır.
Ölüme bağlı tasarrufta kişinin veya şeyin belirtilmesinde açık yanılma hâlinde mirasbırakanın gerçek arzusu kesin olarak tespit edilebilirse, tasarruf bu arzuya göre düzeltilir.
Miras davalarında avukat yüzde kaç alır?
Miras davalarında avukatlık ücreti yüzde olarak da belirlenebilmekte olup yapılacak hukuki işlemin niteliğine göre değişecektir.
Miras avukatı ücreti ne kadar?
Bu konuda net bir şey demek ne yazık ki mümkün değildir. Miras avukatı ücreti birçok etkene göre değişmekte olup söz konusu olacak miras işlerinizin niteliği ücretlendirme konusunda belirleyici olacaktır.
Miras avukatı ücretleri davadan davaya ve kişiden kişiye değişebilmektedir. Ancak genellikle her halükarda alınacak matbu bir ücretin yanında bir de nispi bir ücret üzerinde anlaşıldığı görülmektedir. Bu ücretlerin saptanmasında Türkiye Barolar Birliği tarafından yayınlanan 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ve baroların açıkladığı avukat-iş sahibi arasında tavsiye edilen ücret tarifeleri yol gösterici nitelik taşımaktadır.
Avukatların açık bir şekilde ücret belirtmeleri, etik olmayan ve rekabet yasağına aykırı bir durum teşkil ettiğinden dolayı yapılabilecek en doğru davranış alanında uzman bir miras avukatından hukuki danışma hizmeti alıp somut olay hakkında bilgi vermek ve avukatın mevcut iş için takdir edeceği ücreti öğrenmek olacaktır.
Miras Avukatı ve Mal Kaçırma Davası
Mal kaçırma davasının açılmasının nedeni muris muvazaasıdır. Peki muris muvazaası ne anlama gelmektedir? Muvazaa kelime anlamı olarak danışık, danışıklık anlamına gelmektedir. Muvazaa hukuki anlam olarak ise görünüşte geçerli olan ama tarafların kendi iradelerini yansıtmayan ve aralarında hükümsüz olması konusunda anlaşmaları durumudur.
Muvazaanın amacı mal kaçırmadır. Miras hukukunda yapılan muvazaaya da muris muvazaası denmektedir. Muris muvazaası iki aşamalı olarak gerçekleştirilebilmektedir. İlk olarak yapılan sözleşme ile dış dünyada bir görünüş ve algı yaratılır. Bu ilk sözleşmenin altında ise muvazaanın taraflarının gerçek iradelerini yansıtan bir işlem yer almaktadır.
Örnek olarak bir babanın iki çocuğundan birini diğerine göre daha çok sevmesi ve öldüğünde sevdiği çocuğuna daha fazla malı kalmasını istemesi halinde bu çocuğuna evini bedelsiz olarak vermesi ancak diğer çocuğu hak iddia edemesin diye satış gibi göstermesi verilebilir.
Atanmış mirasçı:
Miras bırakan kendi özgür iradesi ile mirasının bir kısmını veya tamamını belirli bir kişiye bırakırsa, bu kişiye atanmış mirasçı denmektedir. Diğer bir anlatımla atanmış mirasçı, miras bırakanın kendi tasarrufu ile mirasını bıraktığı kişidir. Atanmış mirasçılık, miras bırakan tarafından atanmış mirasçı lehine bir vasiyetname düzenlenmesi ile mümkün olacaktır.
Miras Hukukuna ilişkin düzenlemeler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda yer almakta olup, taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlığın çıkması durumunda bu kanuna ve Yargıtay içtihatlarına bakılması gerekmektedir.
Ölüme Bağlı Tasarrufun İptali Davası Şartları
- Terekenin tespiti ve defter tanzimi, terekenin yönetilmesi davası açmak,
- Miras sözleşmesinin düzenlenmesi için miras alanında uzman vekilden yararlanılmalı, kanunen uygun bir miras sözleşmesi düzenlenmelidir.
- Mirasta denkleştirme davası açmak,
- Miras özgülemek suretiyle vakıf kurma işlem ve davası açmak,
- Miras paylaşımı için miras davası açmak,
- Tenkis davası açmak,
- Muris muvazaası (Mirastan mal kaçırma) davaları,
- Mirastan feragat sözleşmesi düzenlemek,
- Mirasın reddi davası açmak,
- Miras şirketinin yönetimini yapmak.
Mirasbırakan tüm mallarını istediği gibi vasiyet edebilir mi?
Mirasçı olarak altsoyu, ana ve babası veya eşi bulunan mirasbırakan, mirasının saklı paylar dışında kalan kısmında ölüme bağlı tasarrufta bulunabilir. Tasarruf edilebilir kısım, terekenin mirasbırakanın ölümü günündeki durumuna göre hesaplanır.
Saklı pay oranları ise şu şekildedir:
1. Altsoy için yasal miras payının yarısı,
2. Ana ve babadan her biri için yasal miras payının dörtte biri,
3. Sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması hâlinde yasal miras payının tamamı, diğer hâllerde yasal miras payının dörtte üçü.
Mirasbırakanın üzerinde tasarruf etmediği kısım yasal mirasçılarına kalır.
Mirasın Paylaşımı İçin Miras Davası Açmak Şart Mıdır?
Mirasçılar miras haklarına kavuşmak için miras davası açmak zorunda değildir. Medeni Kanununa göre, mirasın paylaştırılması tüm mirasçıların taraf olduğu miras taksim sözleşmesi ile de mümkündür.
Miras taksim sözleşmesinde ise bütün mirasçıların bir araya gelmesi ve yapacakları anlaşma dahilinde terekeyi pay etmeleri şartı aranmaktadır.
Tereke kapsamlı veya mirasçılar çok olduğunda veyahut terekeye atanmış mirasçı dahil edildiğinde miras malları üzerinde anlaşmak ve paylaştırmak daha zor bir süreç olacaktır. Bu nedenle mirasçıların miras haklarına halel gelmemesi için öncelikle uzman bir avukata başvurması yararlı olacaktır.
Tenkis Davası Ve Miras Avukatı
Türk Medeni Kanunu, mirasta saklı pay kurumunu düzenlemiştir. Saklı pay sahipleri, miras bırakanın çocukları, eşi ve ana-babasıdır. Miras bırakanın sağlığında yaptığı birtakım tasarrufların, saklı pay sahiplerinin haklarını ihlal etmesi halinde tenkis davası açılabilir. Tenkis davasını yalnızca saklı pay sahipleri açabilir. Tenkis davası açılmasında istenen faydaya erişilmesi için saklı pay sahiplerinin haklarını iyi bilmesi gerekir. Zira tenkise tabi olan kazandırmaların tespiti çok önemlidir. Bu bağlamda saklı pay sahibi mirasçıların herhangi bir hak kaybına uğramamaları için miras hukukuna vâkıf bir avukatla çalışmak yerinde olacaktır.
Miras Davası Ne Kadar Sürer?
Muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil davasında yani miras davası sürecinde miras bırakanın asıl iradesinin araştırılması gerekmektedir. Yani mahkeme miras bırakanın gerçek iradesinin bağışlama mı satış mı olduğu yönünde araştırma yapar, yaşanılan yerin gelenek ve görenekleri, aile içi ilişkileri, davalının ve miras bırakanın ekonomik gücü yani davalının bu taşınmazı gerçekle satın alma gücü olup olmadığı hususları miras davası esnasında araştırılacaktır.
Miras davası ne kadar sürer sorusunun cevabı, miras bırakanın terekesinde bulunan malvarlığının miktarına, mirasçıların ikamet adreslerinin belirlenme süresine, davanın açıldığı mahkemenin iş yüküne, davanın bir avukatla takip edilip edilmemesine göre değişiklik göstermektedir. Ancak genel olarak miras davası 1-2 yıl içinde sonuçlandırılmaktadır.
Vasiyetname
Gaziantep miras avukatı ekibimiz vasiyetname hazırlanması ve akabinde çıkabilecek vasiyetname iptali davalarında müvekkillerimize hukuki hizmet vermektedirler. Bir kimse öldükten sonra kendisine ait menkul, gayrimenkul mal veya hak ve alacaklarının akıbetini ölmeden önce düzenlemek isteyebilir. Zira ölen kişiye ait mallar, başka bir şekilde tasarrufta bulunulmadığı sürece
Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen oranlara göre mirasçılara intikal edecektir. Ancak bazı durumlarda kişi, öldükten sonra mallarının bu oranlara göre değil de kendi arzu ettiği şekilde mirasçılara veya başka kişilere geçmesini isteyebilir. Bu durumda kişinin yapabileceği iki şey vardır. Bunlar; vasiyetname düzenlenmesi ile miras sözleşmeleri yapmaktır.
Bir kişiyi mirasçılıktan çıkarmak mümkün müdür?
Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse ve/veya mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir. Ayrıca mirasbırakan, hakkında borç ödemeden aciz belgesi bulunan altsoyunu, saklı payının yarısı için mirasçılıktan çıkarabilir.
Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer.
Mirasçılıktan çıkarılan kimse, mirastan pay alamayacağı gibi; tenkis davası da açamaz. Ancak mirasbırakan başka türlü tasarrufta bulunmuş olmadıkça, mirasçılıktan çıkarılan kimsenin miras payı, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi, mirasçılıktan çıkarılanın varsa altsoyuna, yoksa mirasbırakanın yasal mirasçılarına kalır.
Miras Sözleşmesi Nasıl Düzenlenir?
Bir kişinin miras sözleşmesi yapabilmesi için o kişinin ayırt etme gücüne sahip ve ergin olması ve kısıtlı olmaması gerekir. Miras sözleşmesi yapan kişinin iradesi hür olmalı, Yani yanılma, aldatılma, korkutulma veya baskı altında olma dolayısıyla iradesi sakat olmamalıdır. Bu nedenle Mirasbırakanın iradesinin sakat olduğu durumlarda yaptığı ölüme bağlı tasarruflar geçersiz olmaktadır. (TMK 502- 504)
Miras sözleşmesinin geçerli olması için ise resmî vasiyetname şeklinde düzenlenmesi gerekmektedir. Buna göre; Sözleşmenin tarafları, arzularını resmî memura aynı zamanda bildirirler ve düzenlenen sözleşmeyi memurun ve iki tanığın önünde imzalarlar(TMK 545). Miras sözleşmeleri bazı durumlarda geçersiz bazı durumlarda da iptal olmaktadır. Bu bakımdan miras sözleşmesinin miras avukatı ile düzenlenmesi miras hakkı kaybını engelleyecektir.
Mirastan Feragat Nasıl Yapılmalıdır?
Miras bırakan ile mirasçı arasında yapılan ve gelecekte doğacak mirastan belirli bir karşılık alınarak ya da alınmayarak vazgeçmeyi konu alan bir sözleşmedir. Mirastan vazgeçme pek çok dinamiği içinde barından bir meseledir. Bu sebeple iyi düşünülüp hareket edilmelidir. Mirasçı haklarının farkında olmalıdır. Miras hukuku avukatına danışılmadan mirastan feragat sözleşmesi yapmak gelecekte büyük pişmanlıklara sebebiyet verebilir.
El Yazılı Vasiyetname:
Miras bırakan, resmi vasiyetname yerine el yazısı ile de vasiyetname düzenleyebilir. Bunun için vasiyetname metninin açıkça miras bırakanın son arzularını içerir bir vasiyetname metni niteliğinde olması (sadece genel düşüncelerin aktarılması yeterli değildir, vasiyetname yapma iradesi bulunmalıdır), metnin baştan sona bizzat düzenleyen tarafından el yazısı ile yazılması, vasiyetnamenin yapıldığı tarihin açıkça belirtilmesi ya da belirlenebilir bir tarihin atılması (örneğin 04.01.2016 ya da 2016 yılının Ramazan ayının ilk günü gibi) ile metnin ıslak imza ile imzalanması şarttır. Daktilo ya da bilgisayar yazısı bu bağlamda el yazılı vasiyetname için geçerli değildir.
Son olarak belirtilebilir ki el yazılı vasiyetname saklanması için notere ya da sulh hukuk hakimine bırakılabilir ancak bırakılması zorunlu değildir.
Vasiyetnameden Dönme ve Vasiyetin İptali
Yukarıda belirtmiş olduğumuz üzere vasiyetnameler miras bırakanın tek taraflı iradesine bağlı olarak yapılan bir hukuki işlemlerdir. Dolayısıyla miras bırakanın yapmış olduğu vasiyetnameden dönmesi için başka bir kimsenin ya da lehine tasarrufta bulunduğu kişinin onayını almasına gerek yoktur.
Vasiyetnameden dönme 3 şekilde gerçekleştirilebilir:
Yeni Vasiyetname Oluşturma İle:
Miras bırakan kanundaki şartlara uygun olarak yapacağı yeni vasiyetname düzenleyerek, eski vasiyetnamesinden tamamen veya kısmen geri dönebilir.
Yok Etme İle:
Miras bırakan vasiyetnameyi yok etmek, yakmak, karalamak… suretiyle mevcut vasiyetnameyi ortadan kaldırabilir.
Sonraki Tasarruf ile:
Miras bırakan yapmış olduğu vasiyetnamede belirli malını belirli bir kişiye bırakmış ancak daha sonra bu mal üzerinde vasiyetnamesi ile bağdaşmayacak şekilde tasarruflarda bulunmuşsa (Örneğin üçüncü bir kişiye satarsa…) bu durumda vasiyetinden dönmüş sayılacağı kabul edilmektedir.
Mirasın Reddinden Dönme Davası
Aldatıldığı, korkutulduğu veya yanıldığı için terekedeki hakkını reddeden mirasçı tekrardan bu hakkına kavuşabilir mi?
Elbette bu hallerin varlığının ispatı halinde ortada sakatlanmış veya geçersiz bir irade beyanı söz konusu olacağı için iptali mümkündür. Ancak reddin iptalinde söz konusu hallerin kanıtlanabilmesi oldukça zordur. Bu durumların kanıtlanabilmesi için mutlaka deneyimli bir miras avukatından yardım alınması gerekmektedir.
Güncel Yazılarımız
Miras hukukuna ilişkin günlük haber, makale ve Yargıtay kararlarını buradan takip edebilirsiniz.